Ana içeriğe atla

Yalancıya inanmaz mıyız?

 

Kime sorsak yalan söyleyene güvenmeyeceğini söyler. Cidden yalan söyleyene güvenmez miyiz? Yoksa kendimizi farklı şekillerde kandırır ve yalan söylene güvenir miyiz?

Bir konuda yalan söyleyenin her konuda yalan söyleme olasılığı vardır. Çünkü yalan söyleyen öyle veya böyle bir şeyin olmasını veya olmamasını istediği için veya farklı şekillerde çıkar elde etmek için yalan söyleme eylemini yapmıştır ve aynı eylemi başka durumlarda yapmaması için kendisini durduracak bir mekanizması olmadığını göstermiştir. Dolayısıyla yalan söyleyenin her söylediğine şüphe ile yaklaşmamız gerekir.

Ama öyle ama böyle diye farklı düşüncelerle kendimizi kandırabiliriz ve kendimizi yalan söyleyene inanırken bulabiliriz. Kimi zaman bana yalan söylemez diyerek, kimi zaman koskoca adam böyle şeyler yapmaz diyerek, kimi zamansa onu şu sebeple yapıyor diyerek yalanını gerekçelendirerek, kimi zaman kendi isteklerimize hitap eden yalanlarda kendi isteklerimizin çekiciliğine kendimizi kaptırarak, kimi zaman yalan olduğunu bile bile kendi zaafımıza kendimizi kaptırarak veya daha farklı şekillerde kendimizi yalancıya inanmaya ikna edebiliriz. Yani yalan söylediğini bildiğimiz birine farklı sebeplerle kendi kendimizi kandırarak inanabiliriz. Bunda yalancının sorumluluğu olduğu kadar bizim de sorumluluğumuz vardır.

Yalan söylene kendi kendimizi kandırarak inandığımızda kimi zaman hayal kırıklığı yaşarız ki bu yaşayabileceğimiz en hafif şeydir. Daha ağır şeylerse yıllarımızı boş yere harcamaktan başlayarak çok büyük problemler yaşamaya kadar çeşitlilik gösterir.

Boş şeyler uğruna yıllarımızı harcamak veya kendimizi çok büyük sorunların içinde boğulurken bulmak istemiyorsak kendi hayatımızın sorumluluğunu kendi üzerimize almalıyız ve yalanlara inanıp yalancıların ve onların yalanlarının peşinde koştuğumuz bir hayat sürdürmekten vazgeçmeliyiz.

Ağırmış gibi görünse de hakikati kabul edip hakikat üzerine bir hayat kurup ona göre yaşamalıyız ki gerçek bir hayatımız olsun.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sorularla düşünmek

Bu soruların amacı hatalı veya sorunlu davranışlar ile faydalı, iyi, doğru veya güzel davranışları ayırt etmeye yardımcı olmaktır. Bireysel bir meditasyon olarak düşünülebilir. Aşağıdaki herhangi bir sorunun mutlak doğru bir cevabı yoktur. Bu sorular kişinin kendisinin değerlendirmesine ve karar vermesine yardımcı olmak içindir. (İnsanlar genellikle kendi deneyimlerine göre bazı alışkanlıklar edinirler ve öyle davranırlar. Ama hayatta önemli olan konuların hepsi durumun sağlıklıca düşünülmesini gerektirir. Sağlıksız düşünme çok çeşitlidir. Aşağıdaki sorular sağlıksız durumların bir kısmının farkedilmesine yardımcı olabilir. Herhangi bir sağlıksız şeyi fark etmek bir birey için çok zor olabilir. Bazen çok sağlıksızdır, bazense az. Soruları okurken kendi deneyimlerinizi düşünürseniz, eğer varsa alışkanlıklarınızdaki sorunlu durumları fark edebilirsiniz.) Aklına gelen hangi düşünceye kendini kaptırdın? Aklına gelenin yanlış olabileceğini düşündün mü? A...

Sorularla düşünmek (kısaltılmış)

Bu soruların amacı hatalı veya sorunlu davranışlar ile iyi, doğru veya güzel davranışları ayırt etmeye yardımcı olmaktır. Bireysel bir meditasyon olarak düşünülebilir. Aşağıdaki herhangi bir sorunun mutlak doğru bir cevabı yoktur. Bu sorular kişinin kendisinin değerlendirmesine ve karar vermesine yardımcı olmak içindir. (Daha fazla soru için uzun halini okuyunuz.) Aklına gelen hangi düşünceye kendini kaptırdın? Aklına gelenin yanlış olabileceğini düşündün mü? Aklına gelenin doğru olabileceğini düşündün mü? Öyle mi değil mi diye araştırmadan yaptığın şeyler var mı? Sorunu veya konuyu anlamadan rastgele düşüncelerin peşine takılıp yanlış yerlerde çözüm arıyor musun? Tepkisel tavırlarında dikkatli oluyor musun? Gereksiz yere açıklama yapmaya çalışıp durumu yanlış bir hale sokuyor musun? İşini çetrefilli hale sokacak şekilde davranıyor musun? Herhangi bir şekilde boş konuşanlarla muhatap oluyor musun? Gereksiz şeyler hayatının ne kadarını kaplı...

Hamas, İsrail ve on emir

  Hamas bir süre önce İsrail'e roketli saldırısı düzenleyerek birçok insanı öldürdü ve birçok sivili kaçırdı. Bunda Hamas'ın farklı motivasyonları olabilir ama eninde sonunda bilinen bir gerçek var ki ne zaman İsrail'e karşı bir saldırı olsa İsrail buna karşılık vermektedir. Bu da demek oluyor ki İsrail'in Hamas'ın saldırısına karşılık vermesi neredeyse kesindi. Bunu bile bile Hamas'ın saldırı düzenlemesi İsrail'e bu zemini oluşturmayı baştan göze aldığı anlamına geliyor.  Bu durumun dışında silahlı saldırıların ölümden başka bir şey getirmeyeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Ve, İsrail ile Hamas arasında yaşanan çatışma durumlarından sonra neredeyse her zaman siviller zarar görmekteler. Kendi halkından sivillerin ve hepsinden önemlisi masum çocukların zarar göreceğini bile bile böyle eylemlere girişmenin sonucunun her zaman acı olduğu ortadayken, böyle eylemlere kalkışmak acılara davetiye vermekten başka bir şey değildir. Hamas ve benzeri düşüncedeki grupla...