Hayat birçok farklı ögeden oluşur ve bizim hayatımız insan faktörünün kaçınılmaz olarak ayrılmaz şekildedir. İnsanlar yüzde yüz tahmin edilebilir değildir. Bazen en iyi tavra olumlu cevap vermezler, bazense hiç olmayacak gibi duran şeylere olumlu karşılık verebilirler. Bu durum bizim beklentilerimizin veya yapmak için çalıştıklarımızın çoğu zaman gerçekleşmemesine yol açabilir.
Böyle bir hayatın içinde nasıl iyi bir şeyler yapılabilir?
Öncelikle her şeyin olumlu sonuçlanmasının imkansız olduğunu kabul etmeliyiz. Bu durum en iyi şeyleri yaptığımız ve öyle olduğunu düşündüğümüz şeyler için de geçerlidir. Eğer en iyisini yaptığımızda da insanlar olumsuz tepki verebiliyorsa yapacağımız işlerin her şeyiyle dört dörtlük olması için çalışmak bizi içinden çıkamayacağımız durumlara sürükleyebilir. Hem bundan kaçınmayı hem de iyi şeyler yapabilmeyi bilmek zorundayızdır.
Bu nasıl yapılabilir?
İşin sırrı denemektir. Mükemmel yapmaya çalışmadan, yeterli düzeyde şeyler yaparak yola devam etmeyi bilmektir. Zira, insan olduğumuz için herhangi bir şeyi mükemmel yapma kabiliyetimiz yoktur ve ancak yetecek şeyler yapmaktan söz edebiliriz. Bu yetecek şeyleri yapabilmek için de denemek zorundayızdır.
Bunlar olumlu sonuçlanmayabilir. Zaten amaç hepsinin olumlu sonuçlanması beklentisiyle hareket etmek değildir. Olumsuz sonuçlanabileceği bilinciyle olaylara yaklaşıp her denemeden dersler çıkararak ve öğrenerek yola devam etmektir. Antik Mısırlıların problem çözerken uyguladıkları yöntemde olduğu gibi “yanlıştan doğruya gitmek” yapabileceğimiz en iyi olasılıklardan biridir.
Yorumlar
Yorum Gönder